Türkiye’nin Dış Ticaret Hacminin Yüzde 87,5’i Denizyolu ile Taşındı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, denizcilik sektörüne destek olmak için bugüne kadar 14,6 milyar liralık ÖTV’siz yakıt desteği sağladıklarını ve yeşil dönüşüm için 7 milyon dolar teşvik verdiklerini bildirdi.

Bakan Uraloğlu, yapılan yatırımlar neticesinde Türk sahipli deniz ticaret filosunun dünyada 11. sıraya yükseldiğini kaydederek “Son 21 yılda Ro-Ro taşımacılığında yüzde 220 artış sağladık.

Bu yıl bitmeden Tekirdağ’dan İtalya’ya yeni bir Ro-Ro hattı açmayı planlıyoruz. Buradan bir müjde de paylaşayım; 208 yat bağlama kapasiteli Gazipaşa Yat Limanımızın yapım çalışmalarını da bitirdik ve çok yakında hizmete açmayı planlıyoruz.” dedi.

BHA-Habermerkezi

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Deniz Ticaret Odası Müşterek Meslek Komiteleri Toplantısı’na katıldı. Bakan Uraloğlu yaptığı açıklamada “Kendine özgü bir meslektir denizcilik. Denizcilerin birlikteliği her şeyden önce bir kader birliğidir. Her ne kadar çok emek harcanarak kazanılan rızıkları anlatmak için ekmeğini taştan çıkarmak gibi bir tabir kullanılsa da ekmeğini denizden çıkartmanın ne demek olduğunu burada bulunan herkes iyi bilir. Son 22 yıldır bir denizcinin oğlu olan Sayın Cumhurbaşkanımızın kaptanlığında denizcilik faaliyetlerinden sorumlu bakanlık olarak attığımız her adımı bu bilinçle atıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Denizlerimizi Mavi Vatanımız Olarak Bildik”

AK Parti hükümetleri döneminde denizciliği milli ve öncelikli sektör olarak gördüklerini kaydeden Bakan Uraloğlu, “Göreve geldiğimiz ilk günden bu yana planlı bir şekilde denizciliğimizi daha da geliştirecek hamleler yaptık. Öncelikli olarak yasal düzenlemeler yaptık, denetimleri artırdık. Yatırımların önünü açtık, tersaneciliği geliştirdik. Kıyılarımızı deniz yapılarıyla donattık, deniz ulaşımını teşvik ettik. Hepsinden önemlisi denizlerimizi Mavi Vatanımız olarak bildik.” dedi.

Mukaddime yazarı İbni Haldun’un “Coğrafya kaderdir” sözlerini anımsatan Bakan Uraloğlu, “Kadim Anadolu ile birlikte bu toprakları çevreleyen denizlerimiz de bizim kaderimizdir, denizci ülke olmak da bizim kaderimizdir. Bugün, Türkiye gerek coğrafyamızın gerek dünya deniz ticaretinin geleceğini inşa etmektedir.” şeklinde konuştu.

“Türkiye’nin Dış Ticaret Hacminin Yüzde 87,5’i Denizyolu ile Taşındı”

Dünya deniz ticaretinin 2023 yılında 12,3 milyar ton seviyesine ulaşarak önceki yıla kıyasla yüzde 2,4 büyüdüğü bilgisini paylaşan Uraloğlu, “Küresel mal ticaretinin tonaj bazında yüzde 85’lik bölümü deniz yoluyla yapılmaktadır. Türkiye’nin 2023 yılındaki dış ticaret hacminin de yüzde 87,5’i denizyolu ile taşınmıştır. Denizyolu taşımacılığı, modern dünyaya gerekli ölçekte mal ithalatı ve ihracatı açısından hayati öneme sahiptir. Bu bilinçle deniz ticaret filomuzu büyütmek ve limanlarımızın kapasitesini geliştirmek için attığımız adımlarla bugün, daha güçlü ve rekabetçi bir denizcilik sektörüne sahip olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.” dedi.

“Denizcilik Faaliyetlerimizin Uluslararası Standartlarda Gerçekleştirildiğini Teyit Ettik”

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak hayata geçirdikleri denetim ve uygulamalarla Paris Mou’da 2008 yılında beyaz listeye geçtiklerini hatırlatan Uraloğlu, “O günden bu yana beyaz listedeyiz. Burada yeri gelmişken Eylül ayı sonunda Uluslararası Denizcilik Örgütü tarafından gerçekleştirilen üye devlet denetimini başarıyla tamamladığımızı da duyurmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Denizcilik Genel Müdürlüğümüz koordinasyonunda ilgili kurumların katılımıyla hem Ankara’da hem de sahada gerçekleştirilen denetimlerde, denizcilik ile ilgili faaliyetlerimizin uluslararası standartlara uygun olarak gerçekleştirildiğini teyit ettik. Denizcilikte öncü olarak bildiğimiz birçok ülkeden daha başarılı olarak sonuçlanan denetim, Bakanlığımızın, tüm paydaşlarımızın ve denizcilik camiamızın özverili çalışmalarının bir sonucudur.” şeklinde konuştu.

Dünyada İlk 10’da Yer Alma Hedefimize Son Bir Basamak Kaldı

Türk bayrağının dünyanın en prestijli bayrakları arasında yer almaya devam ettiğini belirten Uraloğlu, “2002 yılında 17. sırada yer alan Türk sahipli filomuz, bugün 2 bin 100’den fazla gemisiyle 52,7 milyon detveyt tona ulaşarak dünyada 11. sıraya yükseldi. Dünyada ilk 10’da yer alma hedefimize son bir basamak kaldı. Yine, 152 olan liman tesisi sayımız, 217’ye ulaşmış, bunun 194’ü faal olarak deniz taşımacılığına hizmet etmektedir.

Bu gelişime bağlı olarak, limanlarımızdaki yük trafiği de pozitif yönde etkilenmiştir. 2002 yılında limanlarımızda 190 milyon ton olan elleçleme miktarımız 2023 yılında 521 milyon tona, konteyner hacmimiz ise 6,5 kat artarak 12,6 milyon TEU’ya ulaşmıştır. 2024 yılına geldiğimizde ise ilk 10 ayda limanlarımızda elleçlenen yük miktarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,3 artarak 441,9 milyon tona ulaşmış, elleçlenen konteyner miktarı da yüzde 7,7 artışla 11,3 milyon TEU olarak gerçekleşmiştir.” dedi.

“Yeni Bir Yurt Dışı Ro-Ro Hattı Daha Açmayı Planlıyoruz”

Kruvaziyer turizminde de yükselişin devam ettiğini anlatan Uraloğlu, “2024’ün ilk 10 ayında limanlarımıza uğrayan kruvaziyer gemi sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,7 artarak bin 112’ye çıktı ve ülkemizde 1,8 milyona yakın turist ağırladık. Ro-Ro taşımacılığında da büyük başarılar elde ettik. 2023 yılında yurt dışı bağlantılı düzenli Ro-Ro hatlarımızda yaklaşık 705 bin araç taşıdık. Bu da son 21 yılda Ro-Ro taşımacılığında yüzde 220 oranında bir artış demek ve yeni Ro-Ro hatları kurmak için de teşvik veriyoruz. Bu yıl bitmeden Tekirdağ’dan İtalya’ya vereceğimiz teşvik ile yeni bir yurt dışı Ro-Ro hattı daha açmayı planlıyoruz.” açıklamasında bulundu.

Deniz insanlarının uluslararası sularda da etkinliğini artırdıklarını aktaran Uraloğlu, “Türk gemi insanlarının yabancı bayraklı gemilerde istihdamına yönelik olarak Gemi İnsanlarının Eğitim Belgelendirme ve Vardiya Tutma Standartları Hakkında Uluslararası Sözleşme gereğince Hong Kong, Norveç, İngiltere ve Finlandiya gibi denizciliğin önde gelen ülkeleri ile gemi insanı istihdamına yönelik ikili protokoller imzaladık. Bu sayede, Türk gemi insanları, 38 farklı ülkenin bayrağını taşıyan ticari gemilerde çalışabilme imkânına kavuştu. Bu sayıyı arttırmak için başka Avrupa ülkeleriyle de iş birliği çalışmaları sürdürüyoruz.” dedi.

“Bugüne Kadar Sektöre 14,6 Milyar Liralık ÖTV’siz Yakıt Desteği Sağladık”

Bakan Uraloğlu, 2004 yılında ÖTV’siz yakıt uygulamasını hayata geçirerek sicillere kayıtlı yük ve yolcu taşıyan gemilere, ticari yatlara, hizmet ve balıkçı gemilerine özel tüketim vergisi tutarını sıfıra indirdiklerini hatırlatarak “Bugüne kadar sektöre 14,6 milyar liralık ÖTV’siz yakıt desteği sağladık. Denizcilikte yeşil dönüşüm için yürürlüğe koyduğumuz ve Mart ayında yenilediğimiz Hurdaya Ayrılan Türk Bayraklı Gemilerin Yerlerine Yeni Gemi İnşa Edilmesinin Teşvikine Dair Yönetmelik kapsamında destek mekanizmasını oluşturduk. Bu kapsamda bugüne kadar toplam 4 adet gemi için 7 milyon dolar teşvik verdik. Gelecek yıl da bu teşviğimizi devam ettireceğiz.” açıklamasında bulundu.

Marmara’da Tarama Malzemesi 2030 Yılına Kadar Belirlenen Alanlara Dökülecek

Tersaneler ve limanların yoğun olarak kümelendiği Marmara Denizi’nin Özel Çevre Koruma (ÖÇK) Bölgesi ilan edildiğini hatırlatan Uraloğlu, “Tarama malzemesinin bu korunma alanlarında dökülüp dökülemeyeceği konusunu hassasiyetle takip ettiğimizi bilmenizi isterim. Bununla ilgili olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızla uyumlu bir çalışma süreci geçirdik. İlgili mevzuatta yapılan düzenleme ile Marmara’daki tesislerimizin yapacakları derinleştirme sonrası ortaya çıkacak tarama malzemesi 2030 yılına kadar yine belirlenen alanlara dökülmeye devam edecek.” dedi.

“Fethiye-Karaot Projesi İçin Önemli İlerleme Kaydettik”

Özel tekne sayısının her geçen gün arttığını belirten Uraloğlu, “Buna bağlı olarak bu teknelerin barınma-bağlama-kışlama ihtiyaçları da büyüyerek devam ediyor. Oda olarak sizin de sürekli gündeme getirdiğiniz Ege ve Akdeniz’de tekne imal ve çekek yerleri projelerinden biri olan Fethiye-Karaot Projesi için önemli bir ilerleme kaydettik. Proje alanı, Doğal Sit-Nitelikli Doğal Koruma Alanı olarak belirlenen sınırların dışına çıkarıldı. Bu konudaki desteklerinden dolayı Çevre Bakanımız başta olmak üzere Bakanlığımız ilgililerine de buradan ayrıca teşekkür ediyorum. Sizin de bildiğiniz üzere bu projeyi, özellikle Fethiye-Karagözler’deki mevcut durumun rehabilite edilmesi amacıyla yürüttük. Bu nedenle yerel kullanıcılar başta olmak üzere o bölgenin ihtiyacını karşılayacak bir şekilde gerekli düzenlemeyi yapacak, Karagözler’in taşınması ön şartı ile bu projeyi bir an evvel hayata geçirmeye çalışacağız.” şeklinde konuştu.

“Gazipaşa Yat Limanımızın Yapım Çalışmalarını Bitirdik”

Uraloğlu, 2002’de 41 olan yat limanı sayısını 63’e, 8 bin 500 olan tekne bağlama kapasitesini ise yüzde 194 artışla 25 bin 38’e çıkardıklarını belirterek “Yapımları devam eden ve yapılması planlananlar ile yat limanı sayısını 74’e, tekne kapasitesini ise 29 bin 29’a yükselteceğiz. Muğla’da Dalaman ile Datça, Antalya’da Gazipaşa ile Demre, İstanbul’da Haliç ve Tekirdağ’da Tekirdağ Yat Limanı olmak üzere toplam kapasiteleri 2 bin 291 tekne olan yat limanının çalışmasına devam ediyoruz.” dedi.

İzmir’de Şifne, Çeşmealtı ve Şakran; Mersin’de Aydıncık; Çanakkale’de ise Lapseki yat limanları planlamalarının devam ettiğini belirten Uraloğlu, “Buradan bir müjde de paylaşayım; 208 yat bağlama kapasiteli Gazipaşa Yat Limanımızın yapım çalışmalarını bitirdik ve çok yakında hizmete açmayı planlıyoruz. Ayrıca, 2025 yılında deniz ticaretimizin gelişmesi için en önemli unsurlardan biri olan acentelerimiz ile ilgili mevzuatımız Gemi Acenteleri Yönetmeliği’ni güncelleyeceğimizi de duyurmak istiyorum.” ifadelerini kullandı.

“Belli Boy Üzerindeki Teknelerin İkinci El Olarak İthal Edilebilmesini Sağlayacağız”

Özel teknelerle ilgili olarak önemli taleplerden birinin teknelerin Türk Bayrağına geçişinin sağlanmasına yönelik olduğunu aktaran Uraloğlu, “Bildiğiniz üzere imalat sektörünün korunması adına bu tür talepleri kısıtlı tutuyoruz. Ancak ülkemizde üretimi yapılmayan ve deniz turizmi açısından faydası olacağını düşündüğümüz; örneğin 24 metre ve üzeri teknelerle, 12 metre üzeri yelkenli tip tekneler gibi belli bir boy üzerindeki teknelerin İthalat Rejimi 7. madde kapsamında ikinci el olarak ithal edilebilmesini sağlayacağız.” dedi.

Ülke savunması için donanmanın rolü neyse, ülke ticareti için de denizcilik sektörünün ve filonun rolünün o olduğunu vurgulayan Bakan Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Türk deniz ticaret filosunu yenileyerek, 12 milyar tonu geçen dünya deniz ticaret hacminden daha fazla pay almayı amaçlıyoruz. Ro-Ro ve kabotaj taşımacılığını geliştireceğiz. Türkiye’nin dış ticaretinde Türk sahipli filoyu kullanarak navlun açığını azaltmak için gemi işletmeciliğini destekleyen yeni modeller oluşturacağız. Gemi ve yat inşa sanayimizi yenilikçi teknolojilerle donatarak daha rekabetçi bir hale getirmeyi hedefliyoruz. Denizcilik eğitimini iyileştirerek Türk ve dünya filolarında Türk gemi adamlarının istihdamını arttıracak, deniz turizminde ihtiyaç duyulan tekne bağlama kapasitesini de yükselteceğiz. Bu konuda da çalışmalar yapacağız. Kurvaziyer gemilerin diğer limanlarımıza uğrak çeşitliliğini teşvik edecek önlemler almayı da planlıyoruz.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu