Mantar zehirlenmesine karşı uzmanlardan uyarı
Mantar zehirlenmesi vakalarının yeniden artış gösterdiği son bir ayda 50 vaka kayıtlara geçerken, 30 günde ölüm sayısı 5 oldu. Kentte yaşanmayan mantar zehirlenmelerinin önümüzdeki günlerde de yaşanmaması için uzmanlar uyardı
Anadolu’da da yaygın olan mantar kültürü vatandaşlar için risk oluşturmaya devam ediyor. Tokat’ta yüksek rakım, nemli hava ve geniş çayırlarıyla mantar oluşumuna olanak sağlayan yaylalar, mantar toplayan vatandaşlarla doluyor. Uzmanlar ise uyarıyor doğadan toplanarak tüketilen mantarlara dikkat edilmeli, her mantar yenilmemelidir.
DOĞADAN TOPLANAN MANTARLAR YENMEMELİ
Ülke genelinde artış gösteren zehirli mantar vakalarıyla ve kentte yaşanmaması için vatandaşlarda uyarılarda bulunan Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Dr. İbrahim Emre Kurtça, “Özellikle ilkbahar ve son bahar ayları gibi yağışın arttığı mevsimlerde yağıştan sonra mantarlar doğada oluşmaktadır. Vatandaşlarımız da bunları yediği zaman zehirlenme vakalarıyla karşılaşa biliriz. Özellikle son zamanlarda Türkiye’de de 5 tane vatandaşımız mantar yeme sonrasında hayatlarını kaybetmişlerdir. Burada en önemli şey toplanan mantarın doğadaki mantarın yenmemesidir. Eğer mantar yiyeceksek de kültür mantarı yememiz gerekmektedir. Çünkü zehirli veya zehirsiz mantarların ayır edilmesi imkânsızdır. Doğada binlerce tür mantar vardır. Yaklaşık bunlardan 100 tanesi zehirlidir. Ondan dolayı da zehirli yâda zehirsiz olduğunu anlamamız imkânsızdır” dedi.
BAZI ZEHİRLENME VAKALARI 4-5 GÜNDE ORTAYA ÇIKABİLİYOR
İlk birkaç saatte belirtilerin ortaya çıktığı ifade eden Kurtça, “Eğer mantar yersek birkaç saat içerisinde bulantı, kusma, karın ağrısıyla hastaneye başvurular olmaktadır. Böyle hastaların öncellikle mantarın yiyip yemediğini bilmemiz gerekmektedir. Eğer mantar yeme öyküsü varsa bu hastalarımızın hastaneye yatırıp takip altına almamız gerekiyor, destek tedavisi vermemiz gerekiyor. En az 4 ila 5 gün arasında takip altına almamız gerekmektedir. Çünkü bazı zehirlenme vakaları 4 ve 5 gün sonrasında ortaya çıkabilir ve bunların sonucunda da kalp, karaciğer ve böbrek yetmezliğine yol açabilir. Bu hastalarımızda ki karaciğer nakli yapılan merkezlerde takibi gerekmektedir” diye konuştu.
MANTAR ZEHİRLENMESİ KARACİĞER YETMEZLİĞİNE SEBEP OLUYOR
Amanita Felleoitez denilen mantarın Kalp, karaciğer ve böbrek yetmezliğine yol açtığına dikkat çeken Kurtça, “Bunlarda özellikle Amanita Felleoitez dediğimiz mantar türü zehirlenmelere yol açmaktadır ve toplumumuzda da zehirsiz mantar dedikleri mantarlara da çok benzemektedir. Buradan birkaç tane örnekte bulunacak olursak öncellikle bu mantarlar yenmemelidir. Bu mantarlar yendiği zamanda da muhakkak hastaneye başvurumuz gerçekleşmeli ve başkaları da yediyse o konuda da uyarmalıdır ve hastanelerde gözetim altında takip edilmelidir. Öncelikle bu mantarları yiyip yemediği önemlidir. Eğer mantarlı yediyse de bize genellikle bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal gibi şikâyetlerle gelmektedir. Hastalara bu konuda destek tedavisi vermekteyiz, serum tedavisi uygulamaktayız. Karaciğer fonksiyon değerlerine böbrek değerlerini kontrol etmekteyiz. Eğer bunlarda bozukluk oluşursa karaciğer yâda böbrek nâkili yapılan merkezlere yönlendirmemiz gerekmektedir. Eğer karaciğerde böyle semptomlar laboratuvar bulgularında bozukluk olursa öncellikle karaciğere dokunmayan ilaçlar vermeliyiz. Daha sonrasında serum tedavisi uygulamalıyız ve de belli aralıklarla da fonksiyon testlerinin takibini yapmalıyız” dedi. (Hüseyin Kömür)