KIYAFETTE VAZGEÇİLMEZ BİR PARÇAYDI

Kaybolmaya yüz tutan kasketçilik mesleğinin son temsilcilerinden 81 yaşındaki Ali Bozdağ, Samanpazarı’ndaki 30 metrekarelik dükkânında hem imalat hem de satış yapıyor. Çalışmanın kendisini zinde tuttuğunu belirten Bozdağ, “İşinizi sevgiyle, aşkla yaparsanız başarıya ve mutluluğa ulaşırsınız. Hiç tembellik etmedim, hep işime sahip çıktım” dedi. Eskiden herkesin kasket taktığını şimdi ise nadiren kasket takıldığını belirten Bozdağ, “Bu ürünler şimdi ünlü markaların vitrinlerinde 300 TL” diye konuştu. Bozdağ, kasketi, kasketçiliğin dünü ve bugünü ile ilgili şunları anlattı:

 

“1951’de Kayseri’de ilkokulu bitirince mesleğe başladım. 1960’ta askerlik için Ankara’ya geldim. Askerde askerlere kep dikerdim. Askerden sonra Samanpazarı’ndan iş teklifi aldım. 1963’te bu işi burada yapmaya başladığımda şapka dönemin kıyafette vazgeçilmez bir parçasıydı. O dönemde siyasilerin toplantılarında kalabalığa bakınca diyelim ki 500 kişi toplandıysa bunların 450’si şapkalıydı. Köylerde kafası açık erkek bulunmazdı. Farklı modellerde buluşan şapkalar, kasketler tüm yetişkinler için bir ihtiyaç olarak görülürdü.

 

 

KENDİ İMALATIM SAMANPAZARI MODELİ

 

 

Ankara’dan, Ankara’nın tüm ilçe ve köylerinden müşterilerimiz gelirdi. Hatta Ankara dışından da çok müşterimiz gelir, kendi imalatım kasket ürünlerden alışverişini yapardı. 4-5 çeşit Ankara’ya özgü kasket modeller üzerinde yoğunlaşırdım. Kendi imalatım Ankara’nın ilk kasketi Samanpazarı modeli ise çok ilgi görürdü. Bu model için, ‘Kız kaçıran’ tabiri kullanılırdı. Düğmeli spor modeller, sekiz köşeli modeller de ilgi gören modeller arasında yerini alırdı.

 

 

Şimdi bakıyorum artık kaskete rağbet yok ama bu ürünler şimdi ünlü markaların vitrinlerinde 300 TL. Yaş 81, üretim yapmakta zorlanıyorum. Çok kişiyi yetiştirdim ama yanlız çalışıyorum, benden sonra oğlum devam ederse edecek.”

 

 

SAHİP ÇIKILMASI GEREKİYOR

 

Ankara Kulübü Derneği Çankaya Şube Başkanı Halil Bahadır Saka, beraberindeki Seymenlerden oluşan bir heyet ile Bozdağ’ı ziyaret etti. Kaybolmaya yüz tutmuş mesleklere sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Saka, kültürel ve sanatsal değer taşıyan el emeğine dayalı mesleklerin, meslekleri icra eden ustaların ellerinden çıkan ürünlerin kaybolmasının önüne geçilmesi gerektiğini kaydetti.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu