İMEF BAŞKANINDAN UYARDI; SOSYAL MEDYA TROLLERİNE ALET OLMAYIN

Corona mı ?

Sosyal Medya mı tehlikeli ?

Farkındamıyız

 

 

20.yüzyılda 1918-1920 yılları arasında ve 75.000.000 insanın öldüğü grip pandemisi ve 1957-1958 yılları arasında 2,000,000 kişini hayatını kaybettiği Asya Gribinden sonra ilk defa dünya çapında yayılan bir Pandemi kavramı ile karşı karşıya geldik.

 

Çin’de başlayan ama Avrupa’da etkisini artırarak devam eden bu salgında Türkiye aldığı önlemler’le belirli bir süre geciktirmeyi başarsa’da salgının ülkeye girmesini engelleyemedi.

 

Okullar tatil edildi, sosyal alanlar kapandı. Mümkün olduğunca evde kalınması tavsiye edildi, dünya ile kapılar büyük ölçüde kapandı.

 

Globalleşmenin tersine dünya kendi içine kapandı…

 

Sevindirici olan halkımız alınan tedbirlere önemli ölçüde uymasıdır. Sokaklar önemli ölçüde boş, AVM’ler kapalı olmasada ziyaretçi sayısı 80 azaldı. Toplu taşıma yarı yarıya azaldı. İnsanlar ilk defa evlerine kapandı ve gelişmeleri takip ediyor.

 

Ancak virüsün ilk duyulduğu günden beri bizi başka bir tehlike beklediğinin FARKINDAMIYIZ?

 

Bu tehlikenin yani sosyal medya üzerinden bize gelen yaptığımız paylaşımlarla virüsten de çok daha hızlı yayılan ve özellikle FETO bağlantılı provokasyonlara istemeden alet olduğumuzun farkındamıyız.

 

Sosyal medyada iyi niyetli kişiler olduğu kadar Türkiye’yi kaosa girmesini isteyen küresel güçler olduğunun; deprem, çığ, sehit, salgın, kaza her türlü afeti fırsat bilerek ülkemize saldırdıklarının farkındamıyız.

 

Ancak bu güçlerin başarılı olabilmeleri için bizlerin onları paylaşmamıza ihtiyaç duyduklarının ve bizleri kullandıklarının da farkındamıyız. Zira bu hesaplar kendi başlarına bu yalanları yayma gücüne sahip değiller.

 

Ülkemizim sosyal medyayı dünyadan daha çok kullandığını bilen bu güçler, Doğru yanlış pek çok belge üreterek yaymaya başladı.

 

Bizler iyi niyetli olarak önümüze gelen ve doğruluğunu bilmediğimiz veya teyit etme gereği bile duymadığımız bu yazıları, videoları sorgulamadan sosyal medya hesaplarımızdan veya whatsup gruplarından paylaştığımızı ve bu örgütlere hizmet ettiğimizin farkındamıyız.

 

Oysa çoğu işe yaramayan yada insanları yanlış tedbirler almaya veya virüsün yayılmasına katkı sağlayacak, insanlar arasında sosyal patlama yaratmayı amaçlayan bu yayınların ne tür tehlike arz ettiğinin farkındamıyız.

 

Türkiye’de Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere yetkililerin açıkladığı rakamlara inanmak durumundayız.

 

Sosyal medyadan gelen yanlış bilgilerle marketleri boşalttığımızın farkındamıyız. Artık evimize 1 yıl yetecek kadar makarnamız var. Oysa dünya’da kendi kendine yetebilen birkaç ülke’den biri olduğumuzun farkındamıyız.

 

Türkiye’de 1000’lerce vaka varmış da yayınlanmıyormuş, doğrusu yok ama bu kara propaganda doğru diyelim bunu bilmek kime ne yarar sağlayacak. Bizim bireysel tedbirler alarak mümkün olduğunca evden çıkmamak ve sosyal alanlarda bulunmamak gerçeğini değiştirmeyeceğinin farkındamıyız.

 

Özelikle FETO kaynaklı Türkiye’de sokağa çıkma yasağı yayınlanacağı yalanı ile yoğun bir şekilde malum hesaplardan adeta bombardıman halindeyiz. Bu kötü niyetli hesaplar etkili olması ancak onları bizlerde paylaşırsak başarıya ulaşacaklarının farkındamıyız.

 

Mutlaka sosyal medyada gelen tüm bilgileri doğrulayalım ve ondan sonra paylaşalım.

 

Biliyorum evdeyiz ve canımız sıkılıyor.

 

Bence şu unuttuğumuz kitapları raftan indirelim, biraz kitap okuyalım. Hatta bir şeyler yazmaya başlayalım. Film seyredelim.. Aslında tamda hoşgörü ve bir birimize destek olmanın mutluluğunu yaşamanın tam zamanı. FARKINDAMIYIZ.

 

 

Dr.Süleyman BASA

İnternet Medya Ve Bilişim Federasyonu Başkanı

Related Articles

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to top button