Mansur Yavaş ve Kemal Kılıçdaroğlu Nevşehir’de
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Kayseri’nin ardından Nevşehirli vatandaşlarla buluştu.
Yavaş, “Millet Buluşması’ kapsamında Millet İttifakı’nın 13’üncü Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Nevşehir Milli İrade Caddesi’nden kent halkına seslendi.
“ATTIKLARA İFTİRALARA GÜLÜP GEÇELİM ONLARA BENZEMEYELİM”
“Birleşe birleşe kazanacağız” diyerek konuşmasına başlayan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “6 siyasi partinin genel başkanı farklı fikirlerde olmalarına rağmen 2 bin 400 maddelik bir mutabakat metni hazırladılar ve bir araya geldiler. İnşallah 14 Mayıs’tan sonra Türkiye için yapacağımız ne varsa onları kayıt altına aldılar” dedi.
Mevcut iktidarın aslında yaptıklarıyla halkın karşısına çıkması gerektiğini belirten Yavaş, “Yaptıklarının reklamını yapıyorlar sanki partilerinin malı gibi… Onun haricinde yaptıkları tek bir şey var; karalamak, kötülemek, iftira, nefret dili ve ayrıştırmak. Gençler, özellikle sizinle anlaşalım. 14 Mayıs’tan sonra bu nefret dilini, kötü dili kaldıracağız. Sizinle başlayalım. O attıkları iftiralara gülüp geçelim. Biz de onlara benzemeyelim” diye konuştu.
“Biz bu filmi 2019’da gördük” diyen Yavaş, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olduğunda da kendisi ile ilgili çeşitli iddiaların, iftiraların ortaya atıldığını belirtti.
“ANKARA’NIN PARASINI HAR VURUP HARMAN SAVURANLAR BELEDİYECİLİK BU DİYE YUTTURDULAR”
Ankara’da artık hesap verebilir ve şeffaf bir yönetim anlayışı olduğuna dikkat çeken Mansur Yavaş, “Ankara’nın parasını har vurup harman savuranlar ‘Belediyecilik bu’ diye yutturdular. Ankapark’ı 16 milyar liraya, ‘Ya‘ma’ denmesine rağmen gittiler, oraya gömdüler. Ankara’nın girişindeki kapılara ödenen para bugünün parasıyla 350 milyon lira… O 350 milyon liraya Ankara’nın altyapısı yapılmaz mıydı” ifadelerini kullandı.
2013 yılından sonra ilk kez alınan otobüslerden, yapılan metro çalışmalarından ve ihalelerin canlı yayınlanmasından da bahseden Yavaş, “Yaptığımız hizmetlerin üzerine maliyetlerini yazarak hesap veriyoruz. Çünkü Ankara halkının parası… Hem şeffaf hem de hesap verebilir bir şekilde çalışıyoruz. Tek başımıza karar vermiyoruz. Kent Konseyimizin de 5 bine yakın katılımcısıyla, gençlerle, emeklilerle hep birlikte karar veriyoruz. Şimdi de öyle olacak” dedi.
“HER EVİN BACASI TÜTECEK. BUNUN SÖZÜNÜ VERİYORUZ”
Millet İttifakı’na yönelik ortaya atılan iftira ve iddialara da konuşmasında yer veren Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “İşçileri işten çıkaracak’ dediler. Tek kişiyi işten çıkarmadım. Artık işçiler mitinglere, maçlara zorla götürülmüyor. Sendikasını özgürce seçiyor. Alnının teriyle parasını alıyor. Ankara halkı için çalışıyor. Şimdi de kamu personeline ‘Bunlar gelirse hepinizi işten atarlar’ diyorlarmış. Yalanın biri bu… İkincisi de ‘Sosyal yardımları kesecek” diye konuştu.
Ankara’daki sosyal yardım anlayışını değiştirdiklerinin altını çizen Mansur Yavaş, şöyle konuştu:
“Biz ‘Geldiğimiz zaman yardımları kesmeyeceğiz aksine daha çok artıracağız. Hiç kimse aç açıkta kalmayacak. Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Eğitiminden mahrum kalmayacak’ demiştik, sözümüzü tuttuk. Sizlerin oylarıyla iş başına geçtiğimizde de ilk ortaya çıkacak projelerden birisi aile destek sigortası… Her evin bacası tütecek. Kimse üşümeyecek, eğitiminden mahrum kalmayacak, yatağa aç girmeyecek. Bunun sözünü veriyoruz.”
“KANDİL SİLAHI BIRAKMADIKÇA, TEPESİNE FÜZE YAĞACAK”
İktidarın ‘Seçimi kaybedersek devletin bekası tehlikeye girer’ dediğini belirten Yavaş, şunları söyledi:
“Aslında gerçekten devletin bekası tehlikede… Mülteciler nedeniyle tehlikede, işsizlik nedeniyle tehlikede… Aynı zamanda kiraların yüksekliği nedeniyle… Aslında şimdi tehlikeye giriyor. Fiyat pahalı diyenlere ‘soğan kafalı’ diyorlar. ‘Açız diyenin ağzına kürekle vurmak lazım’ diyorlar. Halktan koptular. Biz seçildiğimizde beka gidermiş. Seçildik, o Mansur Yavaş onların söktüğü T.C. tabelasını geri duvarı çaktı. Rahatsız oluyorlardı T.C. tabelasından. Birileri onların asılmasını istemiyordu ondan rahatsız oluyorlardı.”
İstanbul seçimlerinde halkın demokrasiyi katledenlere karşı büyük bir fark attığını ifade eden Yavaş, şöyle devam etti:
“Onların yedek kuvvetleri var. Sürekli görüştükleri yedek kuvvetleri var. Onlardan mektup getirip televizyonda okuttular. Terörist başının kardeşini televizyona çıkardılar. Halkı saf zannediyorlar. Şimdi tersten çakıyorlar. Sanki Millet İttifakı’nı destekliyormuş gibi konuşup, sabote etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Onlar ne konuşursa konuşsunlar, Kandil silahı bırakmadıkça, Kandil’in tepesine füze yağacak ve o silahı bırakacaklar. Artık ne Türkleri ne Kürtleri öldüremeyecekler. Bu konuşulunca ‘Suriye operasyonları ne olacak?’ diyorlar. ABD orada YPG/PKK’yı eğittiği takdirde o operasyonlar asla durdurulmaz. Bunu herkesin bilmesi lazım… Başka sözleri kalmayınca bunu çocuklar yapar bağırıp kavga etmeye başlarlar. O duruma geldik.”
“KİMSE DEVLETİN MİLLİ MALLARINI BU ŞEKİLDE SİYASETE ALET ETMEDİ”
80’li yıllarda kurulan savunma ve güvenlik tesislerinin hükümet değişirken yeni hükümete devredildiğini hatırlatan Yavaş, “İHA’lar, SİHA’lar, TOGG gidecek, diyorlar. Partinin müzesine mi götürüyorsunuz? Onlar milletin parasıyla yapıldı. Onlar milletin malıdır, sizin malınız değildir. Şimdi gelecek olan Millet İttifakı çok daha güzelini yapacak. Tertemiz gelişmiş uzman gençlerin önünü açacak. Kendilerini geliştirmelerini sağlayacak. Anadolu Gemisi bizim gözbebeğimiz, savunma sanayinin güzel bir örneği değil de sanki seçim otobüsü… Şimdiye kadar kimse devletin milli mallarını bu şekilde siyasete alet etmedi” dedi.
Cami açılışında Millet İttifakı’nın diyaneti kapatacağının iddia edildiğini anımsatan Yavaş, “ Müslümanları kandırmaya çalışıyorlar. Diyanet İşlerini Cumhuriyet Halk Partisi, Atatürk kurdurmuştur. Onu kaldırmaya kimsenin gücü yetmez” ifadelerini kullandı.
Yavaş, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Ben şuna üzülüyorum; kendisine oy vermeyenlere sürekli illet, zillet, süreli hakaret… Biz sizin gibi düşünmek zorunda değiliz ki… Cenab-ı Allah herkesi farklı farklı yaratmış. Herkesin dünyaya bakışı farklı… Öyle olmasa Cenab-ı Allah hepimizi robot gibi yaratırdı. Herkesi teröristlikle suçluyorlar. İyi bir Müslümanın ağzından bal damlar. Kimseyi kırmaz, kimseye iftira atmaz, yalan söylemez. Biz nasıl kimseyi ayırmadan herkesi kucaklayarak kimsenin kimliğine bakmadan vatandaş olarak görüyorsak Cumhurbaşkanının da böyle yapması gerekirdi. Bize terörist muamelesi yapmayın, yapacaksanız da o zaman bu insanlardan vergi almayın. Vergi alırken vatandaş oy kullanırken terörist… Çakarlı araçlardan, imtiyazlardan kopamıyorlar ama halktan koptular. O şatafatlı hayatları bırakmak istemiyorlar. Bunlara göre seçime girmek serbest, kazanmak yasak. Gençler görev size düşüyor. İş talep ediyorsunuz asalak oluyorsunuz. Birinci turda seçimi bitireceksiniz. Hiç bunlara fırsat vermeyeceksiniz, açık farkla birinci turda bitireceksiniz. Siz de ısrar edersiniz, hep birlikte Çankaya köşküne kadar birlikte yürürüz. 15 Mayıs’ta inşallah bütün ülkeye bahar gelecek.”
KILIÇDAROĞLU: “ONLAR YANDAŞ İÇİN ÇALIŞIRLAR, BAY KEMAL VATANDAŞ İÇİN ÇALIŞIR”
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise ülkeye mutlaka baharı getireceklerini belirterek şunları söyledi:
“Beraber olacağız, birlikte olacağız. Türkiye’ye yeni bir ufuk getireceğiz. Bay Kemal sözünden dönmez. Kesinlikle ama kesinlikle Türkiye’yi farklı bir ufka taşıyacağız. Gençlerle birlikte taşıyacağız, kadınlarla birlikte taşıyacağız. Çiftçiyi toprağa küstürmeyeceksin, üreticiyi küstürmeyeceksin. Onlar üretecekler ve 85 milyonun karnı doyacak. Kırsalda çalışan bütün kadınların ve gençlerin sosyal güvenlik primini devlet ödeyecek. Söz veriyorum, sen emeklilik hakkını kazanacaksın. Gençler size sözüm var. Bu ülkede kalacaksınız, bu ülkede üreteceksiniz, bu ülkeyi büyüteceksiniz ve bu ülkeyi zenginleştireceksiniz. Onlar yandaş için çalışırlar, Bay Kemal vatandaş için çalışır. Benim saraylarda gözüm yok, rahatsız olurum zaten. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mütevazı bir köşkü vardır; Çankaya’dır. Mansur Başkan söyledi; hep beraber Çankaya’ya yürüyeceğiz. O Çankaya milletindir. Niye Çankaya’yı terk edelim, neden tarihimize sırt çevirelim. Neden saraylar? İsraf günahtır, günah. Çıkaracağımız bir numaralı genelge, savurganlığı önleme genelgesi olacak. Birileri zenginleşirken geniş halk kitleleri yoksullaşıyor. Bunun için iktidar değişikliğine ihtiyacımız var. Sizden bir isteğim var; Allah aşkına kul hakkı yiyenlere oy vermeyin. Bizim malda mülkte gözümüz yok. Her evde huzurun ve bereketin olması lazım… Vatandaşlar arasında hiçbir ayrımcılığın olmaması lazım.”